Osmanlı’nın kültür ve sanat hayatına damgasını vuran Şakir Paşa Ailesi, bu kez şaşırtıcı bir gerçek ile gündemde: Ailenin en sıra dışı üyelerinden Asım Bey, yıllar boyunca gizlenen bir rahatsızlıkla mücadele etti — kleptomani, yani istemsiz çalma hastalığı.
Tarihî kaynaklara ve aile anılarına göre Asım Bey, entelektüel çevrelerdeki zarafeti ve sivri zekâsıyla tanınırken, yakın çevresi onun küçük objeleri "farkında olmadan" çaldığını fark etti. Kimi zaman bir misafirlikte minik bir biblo, kimi zaman bir dost meclisinde bir kalem kayboluyor; olayın ardından eşyalar Asım Bey’in ceplerinde bulunuyordu. Ancak bu davranışlar, kişisel kusur değil, bir akıl sağlığı meselesiydi.
Asım Bey'in alışkanlıkları uzun süre ailenin “tuhaf ama zararsız” sırrı olarak saklandı. Ancak onun üzerinden yola çıkan bazı hekimler, dönemin Osmanlı toplumunda henüz adı konmamış bu rahatsızlığı belgelemeye başladı. Bugün uzmanlar, Asım Bey’in vakasının, Osmanlı'da ilk tanımlanabilir kleptomani örneklerinden biri olabileceğini söylüyor.
Psikiyatristlere göre, “Asım Bey’in yaşadıkları, hem bireysel trajedi hem de toplumun ruh sağlığına bakış açısının tarihi bir göstergesidir. Kleptomani hâlâ yeterince bilinmiyor ve hâlâ utançla saklanıyor.”
Bu tarihi vakayla birlikte, toplumda hâlâ tabu olan psikiyatrik rahatsızlıklara daha fazla ışık tutulması gerektiği bir kez daha ortaya çıkıyor. Asım Bey’in sessiz mücadelesi, bugün birçok insanın yaşadığı görünmez sorunlara anlamlı bir pencere aralıyor.