Bugun...


TURHAN BAL

facebook-paylas
YOKLUKTAN UMUDA
Tarih: 02-11-2025 15:18:00 Güncelleme: 02-11-2025 15:18:00


Cum­hu­ri­yet’in ila­nıy­la bir­lik­te Tür­ki­ye, yal­nız­ca si­ya­sal ba­ğım­sız­lı­ğı­nı değil, aynı za­man­da eko­no­mik öz­gür­lü­ğü­nü de ka­zan­ma mü­ca­de­le­si­ne gi­riş­ti. 1923 yı­lın­da Lozan Ant­laş­ma­sı im­za­lan­dı­ğın­da, Ana­do­lu sa­va­şın yı­kı­mıy­la sar­sıl­mış; yol­lar, fab­ri­ka­lar, li­man­lar harap olmuş, üre­tim ne­re­dey­se durma nok­ta­sı­na gel­miş­ti. Yeni dev­le­tin önün­de­ki en büyük sınav, bu yı­kın­tı­nın için­den çağ­daş bir eko­no­mi inşa et­mek­ti.
 
 
Cum­hu­ri­yet kad­ro­la­rı, Mus­ta­fa Kemal Ata­türk’ün ön­der­li­ğin­de kal­kın­ma­nın te­me­li­nin eko­no­mik ba­ğım­sız­lık ol­du­ğu­nu çok iyi bi­li­yor­du. Bu an­la­yış, 1923’te top­la­nan İzmir İkti­sat Kong­re­si ile somut bir prog­ra­ma dö­nüş­tü. Kong­re, “si­ya­si za­fe­ri eko­no­mik za­fer­le taç­lan­dır­mak” dü­şün­ce­si­nin ilk adı­mıy­dı.
 
 
Yeni Tür­ki­ye’nin eko­no­mik po­li­ti­ka­sı üç temel il­ke­ye da­ya­nı­yor­du: millî eko­no­mi, üre­ti­me da­ya­lı kal­kın­ma ve dev­let ön­cü­lü­ğün­de sa­na­yi­leş­me. O dö­nem­de ser­ma­ye bi­ri­ki­mi zayıf, özel gi­ri­şim gücü sı­nır­lıy­dı. Bu ne­den­le dev­let, hem ya­tı­rım­cı hem gi­ri­şim­ci ro­lü­nü üst­len­di.
 
 
1920’lerin son­la­rın­dan iti­ba­ren ku­ru­lan Sü­mer­bank, Eti­bank, Tür­ki­ye İş Ban­ka­sı ve Dev­let De­mir­yol­la­rı gibi ku­rum­lar, yal­nız­ca eko­no­mik değil, aynı za­man­da kül­tü­rel kal­kın­ma­nın da sim­ge­si oldu. Sü­mer­bank fab­ri­ka­la­rı, Ana­do­lu’nun dört bir ya­nın­da hem üre­tim mer­kez­le­ri hem de mo­dern ya­şa­mın ön­cü­sü ha­li­ne geldi.
 
 
1930’lu yıl­lar­da uy­gu­la­nan dev­let­çi­lik po­li­ti­ka­sı, Tür­ki­ye’yi kendi sa­na­yi alt­ya­pı­sı­nı ku­ra­bi­len bir ülke ko­nu­mu­na ta­şı­dı. Bi­rin­ci ve İkinci Beş Yıl­lık Sa­na­yi Plan­la­rı, de­mir-çe­lik­ten teks­ti­le, kim­ya­dan ener­ji­ye uza­nan geniş bir yel­pa­ze­de ya­tı­rım­la­rı hız­lan­dır­dı. Bu plan­lı kal­kın­ma an­la­yı­şı, Cum­hu­ri­yet’in iler­le­yen yıl­la­rı­na yön veren en önem­li mi­ras­lar­dan biri oldu.
 
 
El­bet­te süreç kolay ol­ma­dı. 1929 Dünya Eko­no­mik Bu­na­lı­mı, genç Tür­ki­ye’nin dış ti­ca­re­ti­ni sars­tı; kay­nak­lar sı­nır­lıy­dı, tek­no­lo­ji ek­sik­ti. Ancak ka­rar­lı­lık, ta­sar­ruf ve ulu­sal da­ya­nış­ma, her türlü zor­lu­ğun aşıl­ma­sı­nı sağ­la­dı.
 
 
Cum­hu­ri­yet’in ilk ku­şak­la­rı için kal­kın­ma yal­nız­ca eko­no­mik bir hedef de­ğil­di; onur ve ba­ğım­sız­lık me­se­le­siy­di. Bu an­la­yış, “Köylü mil­le­tin efen­di­si­dir” sö­züy­le özet­le­nen bir üre­tim se­fer­ber­li­ği­ni do­ğur­du. Ta­rım­da mo­dern­leş­me, sa­na­yi­de atı­lım, eği­tim­de yay­gın­laş­ma el ele yü­rü­dü.
 
 
Bugün Tür­ki­ye eko­no­mi­si­nin te­mel­le­ri hâlâ o yıl­lar­da atı­lan po­li­ti­ka­la­rın üze­ri­ne inşa edil­miş­tir. Cum­hu­ri­yet’in ku­ru­cu ku­şa­ğı, bir avuç in­san­la yok­luk için­de büyük bir eko­no­mik dö­nü­şüm ger­çek­leş­tir­di. On­la­rın en büyük mi­ra­sı, ge­le­ce­ğe inanç ve ça­lış­ma­nın gü­cü­ne du­yu­lan sar­sıl­maz güven oldu.
 
 
Eko­no­mik ba­ğım­sız­lık, Cum­hu­ri­yet’in yal­nız­ca bir he­de­fi değil, var­lık se­be­biy­di. O ruh, bugün hâlâ bize yol gös­te­ri­yor: “Kendi alın te­ri­ne, kendi üre­ti­mi­ne, kendi gü­cü­ne inan.”


Bu yazı 75 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR
GAZETEMİZ

nöbetçi eczaneler
HABER ARA
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YUKARI