Bugun...


SURURİ BALLIDAĞ

facebook-paylas
MEMLEKETTE ADAM MI YOK
Tarih: 25-11-2023 23:45:00 Güncelleme: 26-11-2023 01:06:00


TELEVİZYON YORUMCULARI

Ülkemizdeki haber kanallarına baktığımız zaman, gerçekten daha çok işimiz var diyoruz. Çünkü dünyanın gelişmiş ülkelerinde bir olay ve önemli bir mevzu söz konusu olduğu zaman, o konunun uzmanları çıkarlar, halkın anlayacağı şekilde uzmanı olduğu konuyu bütün detayları ile anlatırlar. Fakat bizim ülkemizde şöyle bir durum yaşanıyor. Bu durum hem ülkeyi yöneten siyasal iktidarı destekleyen kanallarda hem de muhalefet taraftarı veya tarafsız gibi duran TV kanalları ve diğer yayın organlarında da aynı durum geçerli. Bütün ekranları toplasanız 30 kişiyi geçmeyen bir kadro var. Bunların bir kısmı iktidarı bir kısmı muhalefeti destekliyor. Kimin kimi desteklediği çok önemli değil. Birilerini desteklemeleri çok normal ve makul. Ancak, bir akademisyen çıkıyor, alanıyla ilgili olmayan her konuda ahkam kesiyor. Veya bir gazeteci çıkıyor her konuda uzman olarak konuşuyor. Ben bir vatandaş olarak bunları seyrederken gerçekten utanıyorum. En azından onlar adına utanıyorum. Şu an da gündem Filistin ama Filistin konusunda bir tane uzman göremiyorsunuz. Aksine hep aynı adamlar aynı yorumlar ve aynı hamaset. Tek fark biri siyasal iktidarın politikalarını gözü kapalı destekliyor. Diğeri ise siyasal iktidarın politikalarını gözü kapalı reddediyor. Ben bu duruma en hafif tarafıyla kamusal ahlaksızlık diyorum. Çünkü kamuya açık bir alanı bu şekilde kimsenin doldurma hakkı yok. Bu ülkede yetişmiş binlerce uzman var. Neden bunlar ekrana çıkarılmıyor? Askeri uzmanlarımız var siyasal uzmanlarımız var tarihçilerimiz var. Bu insanlara müracaat etme yerine aynı kişilerin saçma sapan hamasetlerini dinliyoruz.

TARİHİ DİZİLERİMİZ

Türkiye'nin son yıllarda dışarıya en çok sattığı ürünlerin başında belki de dizilerimiz geliyor. Öyle dizilerimiz var ki, bazen 100 ülkede yayınlanıyor. Bu ekonomik ve kültürel olarak büyük bir başarı. Her ne kadar farklı görüşler yoğun olarak bu konuda tartışmalar yapsalar da sonuç fena değil. Özellikle bizim kültürümüzü doğru yansıtmadığı konusunda çok eleştiri alıyor dizilerimiz ama sektör gerçekten standart olarak kendini çok yeniledi. Yenilediği için de uluslararası alanda rekabet ediyor. Benim burada takıldığım önemli bir nokta var. Son 5 yıl içinde yapılan tarihi dizilerimizin en büyük sorunu oyuncu. Yetişmiş çok sayıda oyuncumuz olmasına rağmen, tarihi dizilerde oyuncu tekrarı çok sıkıcı. Bir tarihi dizi başlıyor. Kahramanları oynayan karakterler, hainleri oynayan karakterler var. Sonra o dizi 2-3 yıl sonra bitiyor. Serinin başka bir versiyonu başlıyor. Bir önceki dizide kahraman olanlar hainleri oynuyor, hainler kahramanları oynuyor. Bu kadar kafa karışıklığına bence gerek yok. Birçok oyuncumuz var. Yetişmiş aynı rolleri çok iyi oynayacak durumda. Acaba bu durum ekonomik nedenlerden dolayı mı oluyor, yoksa oyuncuların setteki çok uyumlu hallerinden dolayı ekipler çok fazla yeni ve belki de sette kapris yapabilecek oyuncularla mı çalışmak istemiyor? Bence gerekçe ne olursa olsun bu durum yanlış. Bu şekilde devam etmemeli.

TV PROGRAMLARI

Özellikle Avrupa ve ABD kanallarındaki TV programlarını mümkün olduğunca seyrediyorum. Hepsinin temel dayanağı içinde rekabet unsunlar içerse bile, seyirciye bir şey öğretmeye çalışıyor. Ve bunu da başarıyorlar. Kavga etmek için program yapmıyorlar. Öğretmek için yapıyorlar. Hem seyirci öğreniyor hem de programın katılımcıları öğreniyor. Ama iş bizim TV programlarına gelince, ana çıkış noktası kavga ve hakaret üzerinde başlıyor. Herkes diğerine ne kadar hakaret edebilirim diye konuşuyor. Bu dil doğru bir dil değil. Bunun program katılımcıları kadar, asıl yapımcıların da katkısı olan bir süreç gibi duruyor. Ben de hem program yapımcısı ve yönetmeni olarak çok sayıda program ürettiğim için biliyorum. Devlet destekli ve rating derdi olmayan programlar daha mantıklı ve eğitici olurken, özel sektör bazen çığırından çıkıyor. Özellikle zaman zaman her televizyon kanalında yayınlanan ve zaman zaman bir anda kaybolan yemek programları moda programları gelin kaynana programları gibi yapımlar toplumlar seviyemizi de geriye çekiyor.



Bu yazı 428 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

YUKARI