Bugun...


ÇETİN ÜNSALAN

facebook-paylas
TAÇ ÇİZGİSİ TÜM DÜNYA...
Tarih: 06-03-2024 20:20:00 Güncelleme: 06-03-2024 20:20:00


Tür­ki­ye ger­çek­ten garip bir ülke. Şöyle dü­şü­nün ki son de­re­ce geniş yet­ki­ler­le do­nan­mış ve hal­kı­nın alım gü­cü­nün üze­rin­de bir büt­çe­yi kul­la­nan ve yok pa­ha­sıy­la ya­şa­yan in­san­lar­dan, do­lay­lı yol­dan vergi top­la­yan bir ik­ti­da­rı­nız var ama hiç­bir şey­den so­rum­lu değil.

 

Lüt­fen bir an için bunun kendi ça­lış­tı­ğı­nız şir­ket­te ol­du­ğu­nu dü­şü­nün. Hangi üst düzey yet­ki­li­ye böyle bir oyun alanı ve­ri­lir? Pro­fes­yo­nel­le­re güven esas­tır ama güven de kont­rol ve de­ne­tim ile oto­kont­rol al­tı­na alı­nır.

 

Hatta bu şir­ket­ler­de de­ne­tim çok daha sıkı pe­ri­yot­lar­da ya­pı­lır. Her çey­rek di­li­min­de or­ta­ya ko­nu­lan ra­por­lar­la he­def­ler ve yol ha­ri­ta­la­rıy­la il­gi­li sağ­la­ma ger­çek­leş­ti­ri­lir ve bunun büt­çe­de­ki har­ca­ma­lar ka­le­min­de­ki kar­şı­lı­ğı­na, ve­rim­li­li­ği­ne ba­kı­lır.

 

Sis­te­ma­tik ola­rak ha­ta­lar yapan ve şir­ke­ti za­ra­ra sokan bir yö­ne­ti­ci­nin acaba kaç çey­rek orada kal­ma­sı müm­kün ola­bi­lir? Bizde tam 22 yıl­dır du­ru­yor. İna­nıl­ma­sı güç ama büt­çe­yi kul­lan­ma­da, hatta aş­ma­da son de­re­ce mahir ve yet­ki­li, fakat bunun he­sa­bı­nı ver­me­ye kal­kın­ca or­ta­dan toz olan bir si­ya­set­le yö­ne­ti­li­yo­ruz.

 

Dü­şü­nün tek­rar… Bir yö­ne­ti­ci ya­şa­nan tüm olum­suz­luk­la­ra ne kadar süre ba­ha­ne bu­la­bi­lir? İş ha­ya­tın­da yaşam çiz­gi­si­nin çok kısa ola­ca­ğı açık. Çünkü sü­rek­li za­ra­ra neden olan ve bir gün söy­le­di­ği ile öteki gün ko­nuş­tu­ğu tut­ma­yan hiç kim­se­ye se­ne­ler­ce ta­ham­mül edil­mez.

 

Hal böy­ley­ken söz ko­nu­su olan dev­let büt­çe­si olun­ca, ‘oy aldık’ sö­zü­nün ar­dı­na sı­ğı­nı­la­rak her şey ya­pı­lı­yor. Hiç kimse bir ik­ti­da­ra yan­lış yap­sın ya da dev­le­ti za­ra­ra uğ­rat­sın diye yetki ver­mez veya alı­nan yet­ki­ler­le ku­ral­la­rın dı­şı­na çık­ma­sı­na hoş gözle bak­maz.

 

Fakat ül­ke­de in­san­la­rı öyle bir ta­raf­tar­lık psi­ko­lo­ji­si­ne sok­tu­lar ki, adeta ta­kı­mı­na söz söy­le­ye­ne re­ak­si­yon veren ki­şi­ler şek­lin­de bir de ara­la­rın­da kavga edi­yor­lar. So­run­lar bariz bir şe­kil­de or­ta­ya sa­çı­lıp, bunun he­sa­bı­nı verme nok­ta­sı­na ge­lin­ce de topu taca atı­yor­lar.

 

Son taç çiz­gi­si dünya… Enf­las­yon­dan bah­se­di­yor­su­nuz; dün­ya­ya da var. Satın alma gü­cün­de­ki dü­şüş­ten söz edi­yor­su­nuz; dün­ya­da da var. İhra­cat pa­zar­la­rın­da­ki da­ral­ma­nın re­ka­bet­çi­lik üze­rin­de­ki et­ki­si­ne de­ği­ni­yor­su­nuz; dün­ya­da da var.

 

El­bet­te en­teg­re bir eko­no­mi­nin dün­ya­da­ki ko­şul­lar­dan ayrı ola­rak ya­şa­ma­sı müm­kün değil. Lakin elma ile ar­mu­du kar­şı­laş­tır­ma­ya kal­kıp, ara­dan sıy­rıl­ma­ya kalk­tı­ğı­nız zaman sı­kın­tı olu­yor.

 

Me­se­la fi­nan­sa ih­ti­ya­cı­mız var. Dün­ya­da da bir pa­ra­sal sı­kı­laş­ma ol­du­ğun­dan söz edi­li­yor ama 128 mil­yar do­lar­dan baş­la­yan sü­reç­te mev­cut kay­nak­la­rın nasıl çar çur edil­di­ği­nin he­sa­bı ve­ril­mi­yor.

 

Enf­las­yon­dan söz edi­yor­su­nuz, hemen sa­vun­ma­ya ge­çi­yor­lar. Ama dün­ya­nın kork­tu­ğu enf­las­yon oran­la­rı­nın bizim ya­şa­dı­ğı­mız ol­du­ğu­nu, bunun da ciddi eko­no­mi yö­ne­ti­mi ha­ta­la­rın­dan kay­nak­lan­dı­ğı­nı gör­mü­yor­lar. Hemen ara­dan sıy­rıl­ma­nın yol­la­rı­nı arı­yor­lar.

 

Satın alma gü­cün­de­ki dü­şüş­ten söz edi­yor­su­nuz, utan­ma­dan Av­ru­pa’daki ül­ke­le­rin bat­ta­ni­ye al­tın­da ya­şa­dı­ğın­dan, sıra bek­le­di­ğin­den ya da aç ol­du­ğun­dan söz edi­li­yor. Tür­ki­ye gibi pa­sa­port yüz­de­si yer­ler­de sü­rü­nen ül­ke­ler­de bunu yö­net­mek ko­lay­dır. Fakat bu bilgi ve ile­ti­şim ça­ğın­da in­san­la­rı nasıl kan­dı­rı­yor­lar; işte orası kendi için­de bir ba­şa­rı (!) öy­kü­sü.

 

Di­na­mik­le­rin aynı ol­ma­dı­ğı, ge­rek­çe­le­rin ben­zeş­me­di­ği, so­ru­nun ne­den­le­rin­den çözüm yol­la­rı­na kadar hiç­bir şeyin ör­tüş­me­di­ği bir yapı içe­ri­sin­de süt­ten çık­mış ak kaşık yö­ne­ti­ci­le­ri­miz var. On­la­ra göre her şey dün­ya­dan kay­nak­lı.

 

Ne güzel söy­le­miş Mev­lâ­na: Süt­ten çık­mış bütün ka­şık­lar aktır. Önem­li olan için­den çık­tı­ğı sütü ak bı­rak­mak­tır.



Bu yazı 405 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

YUKARI